Çocuklarınız Evden Giderken: “Boş Yuva Sendromu” Yaşıyor Olabilir Misiniz?
- zeynepatasoy1993
- 17 Eki
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 19 Eki

Bir önceki yazımda, okulların açıldığı bu dönemde üniversiteye yeni başlayan öğrencilerin hayatlarında birçok yenilik ve değişimle karşılaştıkları uyum sürecinde yaşayabilecekleri zorluklardan ve bu süreci kolaylaştırıcı bazı ipuçlarından bahsetmiştim. "Üniversiteye Giriş 101: " yazımı okuyabilirsiniz.
Peki yeniliklerle ve değişimlerle dolu bu süreç sadece çocuklar için mi zorlayıcı? Tabi ki hayır. Çocukların evden ayrılma zamanı geldiğinde (üniversiteye gittiklerinde, evlendiklerinde veya taşındıklarında) bu süreç siz aileler için de her ne kadar gurur ve mutluluk verici olsa da aynı zamanda zorlayıcı olabilmektedir. İşte çocukların çeşitli nedenlerle yuvadan ayrılmaya başladıkları bu dönemde aileler “boş yuva sendromu” yaşamaya başlar.
Peki nedir bu “boş yuva sendromu”?
Boş yuva sendromu (empty nest syndrome), ebeveynlerin çocukları evden ayrılırken yaşadıkları sıkıntı ve diğer karmaşık duyguları ifade eder. Çocukların büyüyüp, kendi ayakları üzerinde duran bağımsız bireyler olması aileler için gurur verici olsa da, bu ayrılık dönemi mutlulukla burukluğun harmanlandığı duygusal açıdan zorlayıcı bir dönemdir. Ebeveynler kendilerini yalnız, üzgün hissedebilirler ve yas süreci yaşayabilirler. Bunun yanında, bazı ebeveynler çocuklarının iyilik hali ile ilgili endişe duyabilir ya da hayatta herhangi bir amaçları kalmamış gibi hissedebilirler. Çocukları evden ayrılan bazı çiftler daha sık çatışma ve tartışma yaşayabilirler.
Peki bu dönemde boş yuva sendromu ile baş etmek için neler yapılabilir?
1) Sosyal ilişkilerinizi güçlendirin: Eski arkadaşlarınızla yeniden iletişime geçmek ya da yeni arkadaşlıklar edinmek yalnızlık hissinizin azalmasını sağlayacaktır.
2) Yeni hobiler edinin: İlgi alanınıza göre resim kursu, yoga veya seramik kursu gibi atölye çalışmalarına katılmak da kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlayacaktır.
3) Olumsuz düşüncelerinizi fark edin ve olumlu şeylere odaklanın: Bu noktada kendinizi üzgün ve kötü hissettiğinizde kendinize “Şu anda aklımdan ne geçiyor?” sorusunu sorup bir deftere yazabilirsiniz. Olumsuz düşüncenizi fark ettiğinizde karşısına alternatif düşünce olarak “Çocuğum şu anda güzel bir üniversite kazandı ve kendi ayakları üzerinde durmak üzere önemli bir adım attı. Bu süreçte onu yepyeni fırsatlar bekliyor” gibi cümleler yazarak olumlu taraflara odaklanın.
4) Çocuğunuzla iletişimde kalın: Çocuklarınızla karşılıklı olarak belirlediğiniz bir zaman diliminde iletişim kurabileceğinizi unutmayın.
Son olarak eklemek isterim ki, her ebeveyn farklı bir boş yuva sendromu yaşayabilir ve deneyimlenen boş yuva sendromu kimi aile için bir hafta kimi aile için ise iki-üç ay sürmektedir. Ancak siz “boş yuva sendromu” uzun bir süredir devam ediyorsa ve günlük hayattaki işlevselliğinizi olumsuz olarak etkiliyorsa profesyonel bir destek alarak bu konuda size rehberlik edecek bir uzmana başvurmanın da etkili bir yöntem olduğunu hatırlayın.






Yorumlar